30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 97. yılı kutlu olsun. Bugün ulusumuzun milli mücadeledeki en büyük adımı, gurur günümüz.
Anadolu’nun Türk yurdu olarak kalması için Malazgirt’te 1071’de başlayan mücadelemiz, dünya tarihini değiştiren Çanakkale Zaferi ile devam etti.
Tıpkı şairin dediği gibi “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”
Biz de ay yıldızlı hilal uğruna şehitler verdik, bu vatan toprakları şehit kanları ile sulandı ve yurdumuzu ele geçirmek isteyen işgalcilere karşı Türk ulusunun yeniden dirilişinin adı 30 Ağustos Büyük Taarruz oldu.
Büyük Taarruz kurtuluş mücadelemizin en önemli hamlesiydi. Afyon’dan başladı, Dumlupınar’da düşman püskürtülerek şanlı bir zafere imza atıldı.
Türk tarihine Zafer Bayramı olarak geçen 30 Ağustos asırlardır hür yaşayan bir milletin bağımsızlığının da sembolü oldu. Türk milletinin vatan toprağını korumak için birlik ve beraberliğinden asla ödün vermeyeceğinin, karşısında da hiçbir gücün duramayacağının ispatı oldu.
Bu aziz milletin atalarından aldığı güç ve inanç ile kazanılan zaferler ışığında daha nice zaferlere imza atacak, nice destanlar yazacak.
Azim ve kararlılıkla kazanılan askeri zaferleri şimdi bilim, teknoloji ve ekonomi alanındaki şahlanışla taçlandıracağız.
Ülkemizi milli seferberlik ruhu ile 2023, 2053 ve 2071’e taşıyacağız. Bu kutlu yolculukta 17 yıldır olduğu gibi bundan sonra da Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde milletimizle el ele, gönül gönüle, omuz omuza yürüyeceğiz.
Aydınlık geleceğimiz olan gençlerimize teknolojide, ekonomide, sağlıkta, askeri alanda, eğitimde, kültürde, sanayide ve her alanda güçlü bir Türkiye armağan edeceğiz.
Hedeflerimiz yüksek; geçmişte büyük medeniyetler kurmuş cihan devletlerine ev sahipliği yapmış olan bir ülkenin çocuklarına güçlü bir Türkiye bırakmak için emin adımlarla ilerliyoruz.
Bu duygu ve düşüncülerle bir kez daha ulusumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyor,
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.